Bitki bazlı plastikler, tipik petrol bazlı ürünlere kıyasla çevreye duyarlı bir alternatif olarak gösteriliyor. Ancak yeni bir çalışma, “biyoplastik” olarak adlandırılan ürünlerin çoğunun okyanusta veya karada bir yıldan uzun süre kaldıktan sonra bile ayrışmadığını gösteriyor.
Önceki araştırmalar, kağıt pipetlerin doğada uzun yıllar kaldıkları için “sonsuza kadar var olan kimyasallar” olarak bilinen ve kansere neden olan PFAS içerdiğini göstermişti.
Yeni araştırma, bu biyoplastiklerin toksik olmasalar bile tıpkı petrol bazlı ürünler gibi doğada çözülmediği kanıtladı.
Biyoplastiklerin artan popülaritesi ile 5 Gyres Enstitüsü’ndeki araştırmacılar şişeler, pipetler ve poşetler gibi ürünlerin okyanusa atıldığında veya yol kenarına bırakıldığında nasıl sonuç vereceğini görmek istediler.
Karşılaştırma için ahşap veya kağıttan yapılmış geleneksel plastiklerle beraber biyoplastikleri de karada ve denizde birçok yere bıraktılar.
1 YIL SONRA BİLE DOĞADA ÇÖZÜLMEDİLER
Bu ürünlerin neredeyse hiçbiri 64 hafta sonra bile eskimedi ve bazıları neredeyse hiç değişmedi. Yıprananlar ayrışmak yerine daha küçük parçalara bölünme eğilimindeydi.
Biyoplastik endüstrisi dünya çapında yaklaşık 11,6 milyar dolar değerinde ve yılda yaklaşık yüzde 19 oranında büyümesi bekleniyor.
Karada bırakılan ürünler suda bırakılanlara göre daha yavaş parçalandı ancak 64 hafta sonra bile biyoplastik öğelerin yüzde 78’i bütün halinde kaldı.
KİMYASAL YAPISI PETROL BAZLI PLASTİKLERLE AYNI
Ürünler mısır gibi doğal içeriklerden üretilse de kimyasal ayarlamalar sonucunda petrol ürünlerinden yapılan normal plastiklerle hemen hemen aynı kimyasal yapıya sahip oluyor.
Daha önceki araştırmalar, biyoplastiklerin nadiren düzgün bir şekilde atıldığını ve bu durumun onları küresel ısınma açısından geleneksel plastiklere göre daha tehlikeli hale getirdiğini göstermişti.